16. Ceza Dairesi 2016/2538 E. , 2017/4801 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
Suç : Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme, 2911 sayılı Kanuna muhalefet, Görevi yaptırmamak için direnme
Hüküm : a) Silahlı terör örgütüne üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçundan; beraat
b) 2911 sayılı Kanunun 33/1, TCK"nın 62, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri uyarınca mahkumiyet
c) TCK"nın 265/1-3, 3713 sayılı Kanunun 5, TCK"nın 62, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri uyarınca mahkumiyet
Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sair temyiz itirazlarının reddine; ancak,
1-Hükmün gerekçesi ve delillerin değerlendirilmesi kısmında sanığın PKK silahlı terör örgütünün amacı doğrultusunda, organize edilen yasadışı gösterilere taşla katılarak 2911 sayılı Kanunun 32/1. ve 33/1. maddelerine aykırı davrandığı, güvenlik güçlerine taş atarak direndiği ve atılı bu suçları işlemek suretiyle eyleminin örgüte üye olmamakla birlikte örgüt adına suç işleme suçunu oluşturduğu oluş ve dosya kapsamına uygun olarak kabul edilmesine rağmen, hüküm kısmında atılı suçtan "beraatine" karar verilerek hüküm ile gerekçe arasında çelişki meydana getirilmesi,
2-Güvenlik güçlerine TCK"nın 6/f maddesi kapsamında silahtan sayılan taş atarak direnen ve bu suçu örgüt adına işleyen sanık hakkında TCK"nın 265/1-3. maddesi uyarınca tayin olunan cezanın anılan maddenin 4. fıkrası ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi uyarınca artırılmaması,
3-2911 sayılı Kanunun 33/1. maddesine aykırılık suçundan;
Sanığa yüklenen suçun tarihi, işlenme yöntemi ve temel şekli itibariyle gerektirdiği cezanın süresine göre; hükümden önce 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Kanunun geçici 1 ve 2. maddeleri kapsamında kaldığı ve anılan maddenin birinci fıkrasının "b" bendinde yer alan "kovuşturma evresinde, kovuşturmanın ertelenmesine karar verilir" şeklindeki düzenleme karşısında, sanık hakkında kovuşturmanın ertelenmesine karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
4-Kabul ve uygulamaya göre de;
Adli para cezalarının yerine getirilmemesi halinde 6545 sayılı Kanunla değişik 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca infaz aşamasında re"sen uygulama yapılabileceği nazara alınmadan hüküm fıkrasında TCK"nın 52/4. maddesi gereğince ihtarat yapılması,
Kanuna aykırı, sanık ve o yer cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerden BOZULMASINA, 11.07.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.